Çok Değerli Kardeşlerim,
Aziz Kırıkkaleli Vatandaşlarım,
Değerli Dava Arkadaşlarım,
Muhterem Hanımefendiler, Beyefendiler,
Kırıkkale bugün adeta coşuyor, adeta kabına sığmayıp taşıyor.
Kırıkkale bugün bir başka güzel, bir başka heybetli duruyor.
Hepinizi hürmet ve muhabbetle selamlıyorum.
Açık hava toplantımıza teşrif eden her kardeşimi hasretle bağrıma basıyor, hepinize hoş geldiniz diyorum.
Bahşili’ye, Balışeyh’e, Çelebi’ye, Karakeçili’ye, Keskin’e, Delice’ye, Sulakyurt’a, Yahşihan’a en derin sevgilerimi gönderiyorum.
31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri öncesi Kırıkkale’de bulunmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum.
Kırıkkale’nin diriliş ve yükseliş arzusuna şahit oluyorum.
Kırıkkale’nin dik duruşunu, dirayetli doğasını, zorluklara direnen yapısını takdirle karşılıyorum.
Kırıkkaleli kardeşlerim, soruyorum sizlere;
19 gün sonra yapılacak Mahalli İdareler Seçimlerine hazır mısınız? (Evet)
Vakit gelip çattığında sandığa gidecek misiniz? (Evet)
Kırıkkale’nin kaderine mührünüzü vuracak mısınız? (Evet)
Bu mühürle Milliyetçi Hareket Partisi’ne destek olacak mısınız? (Evet)
Kırıkkaleliler vatan diyor, bayrak diyor, ezan diyor, millet sevdasıyla yanıp kavruluyor.
Kırıkkale’nin vicdanı devasıdır, aşılamaz.
İradesi dev gibidir, diz çökmez.
Kırıkkale; Türk milletinin özüdür, özgüvendir, zalime göz açtırmaz.
Söyleyiniz bana;
Bayraklar nerede? (Burada)
Vatan âşıkları nerede? (Burada)
Türkiye sevdalıları nerede? (Burada)
Türkiye nerede? (Burada)
Elbette burada, elbette bu alanda.
Haine korku salıyor, dosta güven aşılıyorsunuz.
Türkiye düşmanlarının huzurunu kaçırıyor, zulmete meydan okuyorsunuz.
Çok yaşa Kırıkkale, bin yaşa Kırıkkale, sonsuza kadar var ol Kırıkkale.
Değerli Kardeşlerim,
31 Mart 2019 seçimlerinde Kırıkkale Belediyesi’ne talibiz.
31 Mart 2019’da sekiz ilçemizin ve iki beldemizin belediye yönetimini kazanmak istiyoruz.
Kırıkkale’ye hizmet etmeyi arzuluyoruz.
Kırıkkale’nin hizmetkarı olmayı hedefliyoruz.
Üretken Belediyecilik vizyonumuzla tanıştırmayı amaçlıyoruz.
Soruyorum sizlere;
Kırıkkale il ve ilçelerde MHP’ye destek verecek misiniz? (Evet)
Bu defa MHP diyecek misiniz? (Evet)
Dik baş, tok karın, mutlu yarın için MHP’ye oy verecek misiniz? (Evet)
Allah eksiğinizi göstermesin, Allah bizleri mahcup etmesin.
Sefer bizden, zafer Allah’tan.
Gayret bizden, takdir Kırıkkale’den.
Huzurlarınızda Kırıkkale Belediye Başkan Adayımız Sayın Serdar Yarar’ı hepinize emanet ediyorum.
Bahşili’de Sayın Halil İbrahim Bişkin,
Balışeyh’de Sayın Mustafa Şen,
Çelebi’de Sayın Nafi Yakut,
Delice’de Sayın Soner Mazılıgüney,
Karakeçili’de Sayın Veysel Aydemir,
Keskin’de Sayın Mustafa Alp Sülsipiroğlu
Sulakyurt’ta Sayın İsmail Bildik,
Yahşihan’da Sayın Osman Türkyılmaz,
Merkez Hacılar’da Sayın Mehmet Koyuncu,
Delice Çerikli’de Sayın Veysel Sezgin belediye başkan adaylarımızdır ve hepsi sizlerin irade ve desteğiyle inşallah başarıya ulaşacaklardır.
Kırıkkale ehline emanet edilecektir, inancım budur, beklentim budur, ümidim budur.
Sağduyunun Birlikteliği Kırıkkale’de varlığını gösterecektir.
Kırıkkale güvenilir bir iradeyle önümüzdeki beş yıl yönetilecektir.
Kırıkkale Belediyemiz Cumhur İttifakı’nın kapsamında değilse de, ilkelerimiz, hareketimiz, dilimiz, üslubumuz, söz ve değerlendirmelerimiz Cumhur İttifakı’nın doğasına aynen uyacaktır.
Çünkü, “Beka İçin Milli Karar, Cumhur İçin İstikrar” diyoruz.
Ak Partili kardeşlerimizle omuz omuza yürüyoruz.
Ayrımız yok, gayrımız yok, ihtilafımız yok.
Biz birlikte Cumhur İttifakı’yız.
Beraberce Türkiye’yiz, Türk milletiyiz.
Çıkarcılar işbirliği yapıyor.
Hainler güç birliği yapıyor.
Zillet ortakları emel birlikteliği yapıyor.
Buna karşılık Cumhur İttifakı Türkiye diyor.
Cumhur İttifakı milli onur ve şerefin savunmasını yapıyor.
Milli bekanın yaşatılması için çalışıyor, var gücüyle çırpınıyor.
Bir yanda beka, diğer yanda bela.
Bir yanda zillet, diğer yanda millet.
Bir yanda hezimet, diğer yanda Cumhuriyet.
Tarafımız belli, geldiğimiz yer belli.
Kaynağımız belli, kaderimiz belli.
Niyetimiz temiz, hedeflerimiz büyük.
Çünkü biz Türk milletiyiz.
Çünkü biz cumhurun ruh köküyüz.
Çünkü biz hakkın, hakikatin, halkın yanındayız.
Doğru görür, doğru söyler, dosdoğru yaşarız.
Gelin görün ki, zillet yalancıdır, zillet yanlıştadır, Türkiye düşmanlarının yancılığına Zillet İttifakı heves etmiştir.
CHP zillettedir.
Zillet İP’e dolanmıştır.
HDP zaten zilletin ta kendisidir.
SP, ÖDP zilletin yedekleridir.
PKK-FETÖ-Türk’e kefen biçen hainler zilletin ana damarıdır.
Bu nedenle Zillet İttifakı’na Türkiye’yi bırakamayız.
Zillet İttifakı’na belediyeleri teslim edemeyiz.
Dağdan temizlediğimiz terörist ve bölücülerin belediyelere doluşmasına göz yumamayız.
HDP Kürdistan diyor, CHP sinsi sinsi gülüyor, sessizce onay veriyor.
CHP’nin Balıkesir Akçay eski Belediye Başkanının ibretlik halini eminim ki gördünüz, iğrenç sözlerini herhalde duydunuz, PKK’dan yaptığı ilik ve irade naklini ekranlarda nefretle fark ettiniz.
Geçtiğimiz günlerde, bir toplantı esnasında, çürümüş bir şahıs, “Bizim oy Kürdistan’a” diyor. Bunun üzerine CHP’li eski belediye başkanı “Bize verecek demektir.” sözleriyle suçüstü yakalanıyor, üstelik okunan ezanla alay ediyor.
Bitmedi, dahası var. CHP Balıkesir Erdek Belediye Başkan Adayı Fatiha Suresiyle dalga geçiyor. Onu dinleyenler kahkahalarla gülüyor.
Bu rezaletler milletimizi isyan ettirmiştir.
CHP’ye oy verenleri bile öfkelendirmiştir.
Malum şahsı disipline sevk etmekle CHP yakayı kurtaramaz, sorumluluktan kaçamaz.
CHP, milli ve manevi değerlerimize adeta savaş açmıştır.
HDP, Doğu ve Güneydoğu’da sağa sola astığı afişlerde özerklikten, özerk yönetim hedefinden bahsediyor, CHP-İP üç maymunu oynuyor.
CHP Genel Başkanı, YPG’ye terörist diyemiyor.
YPG’nin Türkiye’ye saldıracağına inanmıyor.
PKK’ya hiç ses çıkarmıyor.
Bu sırada hain terör örgütü boş durmuyor.
Kan dökmeye devam ediyor.
Konya Selçuk Üniversitesi öğrencisi 21 yaşındaki Furkan Kocaman isimli evladımız, Erasmus Programı kapsamında gittiği Polonya’da PKK’lı caniler tarafından boğazından bıçaklanarak şehit edildi.
Acımız çok büyüktür.
Evladımıza Allah rahmet etsin, ailesinin başı sağolsun.
CHP’nin, İP’in ittifak içinde olduğu HDP-PKK cinayetlerine şerefsizce, vahşice devam ediyor.
Bu alçaklar mı demokrasiyi savunuyor?
Bu melunlar mı özgürlüğü müdafaa ediyor?
Batsın sizin demokrasi anlayışınız, batsın sizin özgürlük merakınız.
Size bu ülkeyi bırakırsak gök girsin kızıl çıksın.
Kumpaslarınıza boyun eğersek namertlik sıfatımız olsun.
CHP’ye oy veren vatandaşlarım bu rezillikleri görmelidir, bu akıl tutulmasına tepki vermelidir.
Bunun başka çaresi kalmamıştır.
Başka alternatif de yoktur.
Mevzu bahis vatandır.
Mevzu bahis bekamızdır.
İP’e oy veren vatandaşlarım istismarcıların, inkarcıların, ihanet edenlerin, dününe sırt çeviren nankörlerin oyunlarını fark etmelidir.
Her vatan evladı, HDP-PKK ile yol yürüyenlere haddini bildirecek cesaret ve dirayeti mutlaka göstermelidir.
Çürük yumurtaları sandıkta ayıklama zamanı gelmiştir.
Dalından kopan kurumuş yaprağın akıbetini rüzgâr tayin edecektir.
Türk milleti zillete oy ve onay vermez, veremez.
Kırıkkale zillete asla tamam demez, demeyecektir.
Soruyorum sizlere;
Kırıkkale’de bir miyiz? Beraber miyiz? Birlikte zillete dersiniz verecek miyiz? (Evet)
Kırıkkale’ye sahip çıkacak mısınız? (Evet)
Kırıkkale’nin umutlarını tazeleyecek misiniz? (Evet)
Kırıkkale’de MHP diyecek misiniz? (Evet)
Zillet İttifakı gelsin de Kırıkkale’ye baksın.
Yüreği yetiyorsa milli diriliş ruhunu görsün.
Kırıkkale vatanına sahip çıkıyor.
Kırıkkale bekasına sahip çıkıyor.
Kırıkkale geleceğine sahip çıkıyor.
Değerli Kardeşlerim,
Muhterem Vatandaşlarım,
CHP Genel Başkanı İP ve HDP’yle zillette buluşmakla kalmıyor, aynı zamanda vahim bir yalan koalisyonu kuruyor.
Bunlar birlikte yalan şantiyesi işletip yalan rüzgarı estiriyorlar.
Şıracının şahidi bozacıdır.
Yalancının şahitleri zillet ortaklarıdır.
Kılıçdaroğlu bize utanmadan, sıkılmadan milliyetçilik anlatıyor, yüzsüzce eleştiriyor.
Hem konuşanı, hem de konuşturanı açıkça görüyoruz.
Diyor ki, “Dünyanın hiçbir ülkesi kendi silah fabrikasını bir başka ülkenin ordusuna vermez.”
Silah fabrikasının satışına onay veren milliyetçi olmaz.
Şu yalana bakın, karşımızdaki yalancıyı iyi tanıyın.
Ardıcın közü olmaz, yalancının sözü olmaz.
Kılıçdaroğlu tek ayak üstünde bin yalan söylüyor.
Zira yalan ruhuna işlemiş, zihni melekelerini istila etmiş.
Sakarya’daki Tank-Palet Fabrikası’nın satıldığını söylüyor, yalan.
Ortada satış falan yokken var diyor, yalan.
Bir başka ülkenin ordusuna verildiğini söylüyor, yalan.
Trump’a tepki göstermediğimizi söylüyor, yalan.
Sandık ittifakından bahsediyor, demokrasi güçlerinden söz ediyor, tamamen uydurma, bütünüyle hayal mahsulü.
Kılıçdaroğlu’na soruyorum:
Yabancı güçlerden silah alsak daha mı iyiydi?
Savunma sanayinde yerlilik ve millik oranının yüzde 68’e çıkması mı seni üzüyor, bu mu uykularını kaçırıyor?
Ülke kaynaklarının verimli kullanılması seni huzursuz mu ediyor?
Bir defa Sakarya’da kurulu bulunan ve Milli Savunma Bakanlığı Askeri Fabrikalar Genel Müdürlüğü’ne ait olan Tank-Palet Fabrikası satılmadı, yalnızca işletme hakkı 25 yıllığına devredildi.
Satış yokken var diye çığlık atmak yalancılığın daniskasıdır.
Kılıçdaroğlu ve zillet ortaklarına baksak, yabancıların eline avucuna mahkum olmamız kaçınılmazdır.
Aziz Atatürk manda ve himayeye hasımdı.
Bugünün CHP’si manda ve himaye hayranı.
Aziz Atatürk tam bağımsızlık yanlısı idi.
Bugünün CHP’si tutsaklığa meraklı.
Aziz Atatürk emperyalizmin amansız düşmanıydı.
Bugünün CHP’si emperyalizmin taşeronu.
Şunu biliniz ki, aziz Atatürk yerinden kalksa bunların alayını müstevlilerle birlikte kovalar, yakaladığı yerde de denize dökerdi.
CHP’ye oy veren kardeşlerime yazıktır, yapılanlar haksızlıktır.
Arife günü yalan söyleyenin, bayram günü yüzü kara çıkar.
CHP Genel Başkanı’nın yüzü ise şimdiden simsiyahtır.
Olan bitenler ayıptır, utanmazlıktır, aymazlıktır, kepazeliktir.
İnsanı yalan kadar alçaltan bir şey yoktur.
CHP yönetimi aşağıların aşağısına çakılmıştır.
İP aynı yolun yolcusudur.
Yalan umut hırsızlığıdır, vicdan cinayetidir, günahkârlıktır.
Yalan varsa güven yoktur, huzur yoktur, sadakat yoktur.
Bu CHP’de güven kalmamıştır.
Bu CHP’de huzur kalmamıştır.
Bu CHP’de vatan ve millet sevgisi sıfırlanmıştır.
Zillet İttifakı Türkiye’nin kuyusunu kazıyor. Ama kazdıkları kuyuya kendileri düşecek.
Zillet İttifakı milli varlığımızı baltalıyor. Ama her balta darbesi kendilerine değecek.
Şimdi size soruyorum:
PKK ve HDP’yle yan yana duran CHP ve İP’e sandıkta ceza kesecek misiniz? (Evet)
Zilletin bedelini ödettirecek misiniz? (Evet)
Zillete dünyayı dar edecek misiniz? (Evet)
Kırıkkale’yi MHP’ye verecek misiniz? (Evet)
İşte bu evetler, 31 Mart’ın müjdesidir.
İşte bu evetler, 31 Mart’ta zilletin sonunu getirecektir.
Zillet İttifakı çamurdur, çürümedir, çukurdur, çözülmedir, çarpıklıktır.
Buna karşılık Cumhur İttifakı helaldir, hakikattir, dürüsttür, millidir, samimidir, adam gibi adam olanların kutlu bir beraberliğidir.
İki şey aklın eksikliğine işaret ve delalettir.
Susulacak yerde konuşmak, konuşulacak yerde susmak.
Gün konuşma vaktidir, gün maskeleri indirme günüdür.
Kırıkkale inanıyorum ki, zillete düşmeyecektir.
Biz vatan diyoruz, bunlar patates diyor.
Biz bayrak diyoruz, bunlar patlıcan anlıyor.
Biz beka diyoruz, bunlar soğan cücüğü algılıyor.
Vatanı kaybedersek yiyecek ekmeğimiz olmaz diyoruz.
Bunlar, “YPG bize mi saldıracak?” diye alay ediyor.
Zilletin tavır ve davranışı tam manasıyla husumettir.
Bakınız istiklal şairimiz Mehmet Akif Ersoy nasıl seslenmişti:
“Sâhipsiz olan memleketin batması haktır;
Sen sâhip olursan bu vatan batmayacaktır.”
Varsın zillet, zilletliğini yapsın.
Varsın illette buluşsunlar.
Varsın kaos ve krizde anlaşsınlar.
Zillet varsa, karşılarında Kırıkkale vardır, millet vardır, cumhur vardır, cumhurun ruhu ve iradesi vardır.
Her şeyin üzerinde de Allah vardır.
Kırıkkale şehidimizin şühedamızın kemiklerini sızlatmayacak, terör işbirlikçilerine, PKK/YPG’yi masumlaştırmaya çalışan zillete ve Furkan yavrumuzun katillerine hesabı soracaktır.
Açık açık söyleyiniz;
Buna var mısınız? (Evet)
Bu kutlu görev için 31 Mart’ta sandığa gidecek misiniz? (Evet)
Zillet, hezimet, rezalet ve melanet emellere karşı Kırıkkale’nin gücünü gösterecek misiniz? (Evet)
Kırıkkaleli zulme rıza göstermez, ihaneti affetmez, Türklüğün bekasına asla gölge düşürmez.
Çünkü Kırıkkale Türk’tür, Türk milletinin yılmaz neferi, yıkılmaz kalesidir.
Değerli Vatandaşlarım,
Aziz Dava Arkadaşlarım,
Kırıkkale’nin belediyecilik anlamında istek ve taleplerinin farkındayız.
Bunları gerçekleştirmek için gece gündüz demeden çalışacağız.
Buna söz veriyoruz.
Her kardeşimizi Cenab-ı Allah’ın kutsal bir emaneti göreceğiz.
Milletimizin yüzünün gülmesi, vatandaşlarımızın gece başlarını yastığa rahat koyabilmeleri için var gücümüzle mücadele edeceğiz.
Bizim belediyecilik anlayışımızda ayrımcılık, bencillik, duyarsızlık, samimiyetsizlik, tembellik, gevşeklik yoktur, olmayacaktır.
Tüm vatandaşlarımızı bir ve eşit görüp, aralarında hiçbir ayrım yapmayacağız.
Sen-ben kaygısı taşımayız, partizanlık yapmayız.
Biz olduğumuz müddetçe, birlikte duruş gösterdiğimiz sürece sorunları her zaman aşarız.
Cumhur İttifakı’nda hizmet vardır, kutlu bir gelecek vardır, insana hürmet, millete ve vatana emsalsiz bir sevgi vardır.
Şimdi sizlere son kez soruyorum:
Vatana sahip çıkacak mısınız? (Evet)
Bayrağa sahip çıkacak mısınız? (Evet)
Bekamıza sahip çıkacak mısınız? (Evet)
Milliyetçi Hareket Partisi’ne destek verip, yol açıp, Kırıkkale’nin umutlarını helal oylarınızla canlandıracak mısınız? (Evet)
Belediye Başkan adaylarımızın seçildiği andan itibaren gecesi gündüzü sizlere hizmet olacaktır.
Belediyelerimizin kapıları 24 saat açık kalacaktır.
Zorda kalanlara el uzatacağız.
Darda kalana ümit olacağız.
Kırıkkale’nin huzuru için varız.
Kırıkkale’nin haysiyeti için varız.
Kırıkkale’nin refah ve gelişmişliği için mücadeleye varız ve projelerimizle hazırız.
Kırıkkaleli kardeşlerimin tamamını kucaklayacağız.
Milliyetçi Hareket Partisi’nin büyük hedefleriyle buluşturacağız.
İman varsa imkân vardır, bunu unutmayacağız.
Sözlerime son vermeden, Brüksel’de bir alt mahkemenin aralarında terör örgütü PKK’nın Avrupalı elebaşlarının da olduğu 36 özel ve tüzel kişinin terörle mücadele kanunları çerçevesinde yargılanmayacağı yönündeki kararını şiddetle kınıyorum.
Beka İçin Milli Karar, Cumhur İçin İstikrar.
Beka İçin Milli Karar, Kırıkkale İçin İstikrar.
Kırıkkale Ehline Emanet.
Sizlere güveniyorum, Kırıkkale’ye inanıyorum.
Hepinizi Cenab-ı Allah’a emanet ediyorum.
Yolunuz, bahtınız ve alnınız açık olsun diyorum.
Ne Mutlu Türküm Diyene.